Aslında sorunun tamamı 1999 depremi öncesi depremle ilgili uygulamada bir yönetmelik olmaması
Yaşı 30'dan büyük olanlar bilir, eskiden "bu bina kaç kat kaldırır?" gibi bir tabir vardı. Bugün bu tabir yok. O zaman olmasının sebebi biz küçükken binalar depremde hasar almamaya değil, kat kaldırmaya göre yapılıyordu. yani bina ayakta dursa yeterdi. ve ayakta duracak kadar güçlü idiler. bu sadece ayakta durmaya göre tasarlanmış yapılar istanbul'da nüfusun çoğunluğuna ev sahipliği yapıyor. o yıllarda denetleme de yoktu. istediğin kadar kat çıkıyordun.
Türkiye'de yapı mühendisliği için 2001 milattır. 2001'de nervürsüz demir yasaklandı, hazır beton olmayan elle karma beton kalmadı. temeller radyeye döndü. yapı denetim kanunları ortaya çıktı ve uygulanmaya başladı. bu zamandan sonraki binalar gerçekten çok iyi. 1996 ile 2001 arası ise geçiş süreci. 1996 öncesi hazır beton ve nervürlü demir yoktu. bu 5 yılda yapılan binalar idare eder. fakat 1996 öncesi binalar ne idüğü belirsizdir. 1985 öncesi yapıların ise hiç şansı yok denebilir. 1990 öncesi binanın betonu asla ve asla c12'yi geçmez mesela istanbul'da. en kralı 14lük demirle yapılmıştır. her kolonda en fazla 6 demir vardır. kartal'da çöken binanın betonu c14 geldi. varın siz hesaplayın durumu.
BİZİ ARAYIN 18 DALDA KENTSEL DÖNÜŞÜM DANIŞMANLIK HİZMETİ BÜYÜKÇEKMECE' DE İLK VE TEK DANIŞMANLIK OFİSİ 0850 30 30 734 0543 347 69 20